Bu sözlük İngilizce=>Türkçe ve İngilizce=>Arapça sözlüklerinin birleştirilmesinden oluşturulmuş sanal bir sözlüktür. Sonuçların kalitesi diğer WordReference sözlükleri kadar yüksek olmayabilir.
WordReference Türkçe-Arapça Virtual Dictionary © 2025:
Bu sözlük İngilizce=>Türkçe ve İngilizce=>Arapça sözlüklerinin birleştirilmesinden oluşturulmuş sanal bir sözlüktür. Sonuçların kalitesi diğer WordReference sözlükleri kadar yüksek olmayabilir.
| Temel Çeviriler |
adaletsiz, adil olmayanFrom the English "undemocratic" s.,s. | | غير ديمقراطي، غير عادل |
adaletsiz, haksızFrom the English "unreasonable" s. | (söz, hareket) | غير منطقيّ، غير معقول |
| | كان طلبهم غير منطقيّ لذا تجاهلناه. |
haksız, adil olmayan, adaletsizFrom the English "undeserved" s.,s. | (kötü şey) | ظالم، مجحف |
haksız, adaletsizFrom the English "unfair" s. | | ظالم |
| | من الظلم ألا يتمكن الجميع من التمتع بحياة مديدة وصحة جيدة. |
haksız, adaletsizFrom the English "unjust" s. | | جائر، ظالم، غير عادل |
| | إنه أمر غير عادل أن نظل كل هذا الوقت في انتظار قرار. |
haksız, adaletsiz, insafsızFrom the English "wrongful" s.,s. | | ظالم، جائر |
haksız, adaletsiz, önyargılı, peşin hükümlü, ayırım yapan/gözeten, ayırımcıFrom the English "discriminatory" s.,s.,s. | (غير منصف) | تمييزيّ |
haksız, adaletsizFrom the English "biased" s. | (beyanat, vb.) | متحيز |
| | يجب ألا تظهر تصريحات متحيزة كهذه في التقرير. |
haksız, adaletsizFrom the English "wrong" s. | | ظالم |
| | Verilen ceza adaletsizdi. |
| | كان العقاب الذي ناله ظالمًا. |
WordReference Türkçe-Arapça Virtual Dictionary © 2025: