add up

Bu sayfada: add up, add

Temel Çeviriler
İngilizce		Türkçe
add up vi phrasal	(do sums)	toplamak/toplamını çıkarmak f.
	The children are learning to add up.
add [sth] up vtr phrasal sep	(calculate total)	toplamını almak f.
	When you add up the numbers in this column, you should get 500.
add up vi phrasal	figurative, informal (make sense)	akla yakın olmak, makul olmak f.
Not: often used in the negative
	The two different accounts of the same event don't add up.
add up to [sth] vi phrasal + prep	figurative (indicate, lead to)	demek olmak, anlamına gelmek, demeye gelmek f.
	The evidence adds up to a clear attempt to steal the goods.

Ek Çeviriler
İngilizce		Türkçe
add up vi phrasal	(accumulate gradually)	birikmek geçişsiz f.
	The stresses of everyday life can add up and leave you feeling overwhelmed.

Temel Çeviriler
İngilizce		Türkçe
add [sth]⇒ vtr	(mathematics: find total of) (matematikte)	toplamak, toplamını almak geçişli f.
	I will use a calculator to add the numbers.
	Sayıları toplamak için hesap makinesi kullanacağım.
add [sth] vtr	(join, put in)	eklemek, katmak, ilâve etmek geçişli f.
	The family added an extension to their home.
	ⓘBu cümle, İngilizce cümlenin çevirisi değildir. Projeye kendi çalışmasını da eklemek istiyor.
add [sth] vtr	(say as well) (konuşma, tartışma)	eklemek, ilave etmek geçişli f.
	Do you have anything to add to the debate?
add, add up vi	(do sums)	toplama yapmak geçişsiz f.
	I learned how to add when I was in first grade.
add to [sth] vi + prep	(supplement)	katmak f.
	Herbs will add to the flavour of the soup.
add [sth] to [sth]⇒ vtr	(contribute, enhance) (tat, vb.)	katmak f.
	Seasoning adds flavour to food.
add to [sth] vi + prep	(increase)	artırmak geçişli f.
		çoğaltmak geçişli f.
	The knowledge of how he died only added to his family's suffering.

Ek Çeviriler
İngilizce		Türkçe
add [sth] and/to [sth]⇒ vtr	(mathematics: calculate total) (matematik)	toplamak geçişli f.
	If you add one and six, the total is seven.
add [sth] to [sth]⇒ vtr	(join, put in)	eklemek geçişli f.
	Jim plans to add his work to the project.
add [sth]⇒ vtr	(contribute, enhance)	katmak f.
	The seasoning in this dish really adds depth.

Deyimsel fiiller add up \| add
İngilizce		Türkçe
add up to [sth] vtr phrasal insep	(total) (yekun, vb.)	tutmak, etmek f.
	The opposite sides of a die add up to seven.

Bileşik Şekiller: add \| ~~add up~~
İngilizce		Türkçe
add fuel to the fire v expr	figurative (exacerbate the issue)	yangına körükle gitmek f.
	Shouting at angry pupils is only likely to add fuel to the fire.
add insult to injury v expr	figurative (make bad situation worse) (mecazlı)	üstüne tuz biber ekmek f.
	(mecazlı)	yaraya tuz basmak f.
		durumu daha da zorlaştırmak f.
	They got lost in the woods. Then, to add insult to injury, they were out of food.
add [sth] onto [sth], add on [sth] to [sth] v expr	(charge in addition) (fiyat)	üzerine eklemek geçişli f.
		üzerine ilave etmek geçişli f.
	This restaurant automatically adds a service charge onto the bill.
add [sth] onto [sth], add on [sth] to [sth] v expr	(append)	üzerine eklemek geçişli f.
		üzerine ilave etmek geçişli f.
	You can set this app to automatically add a signature to your emails.
add-on n	(optional extra feature)	ek, eklenti i.
	The software has lots of add-ons.
add-on n	(additional charge)	ekstralar çoğ. i.
		eklenti i.
	The bill includes add-ons.
add-on adj	(feature: optional, extra)	ekstra s.
		ek s.
	The program provides many add-on features.

'add up' bu girdilerde da bulundu:

İngilizce tanımda:

add up' sözcüğü/sözcükleri ile ilgili forum tartışmaları:

Go to Preferences page and choose from different actions for taps or mouse clicks.

Reklamlar

Reklamlar

Uygunsuz bir reklamı rapor et.
WordReference.com WORD OF THE DAY GET THE DAILY EMAIL!

Siteyi reklamsız görüntülemek için WordReference Destekçisi olun.