WordReference English-Turkish Dictionary © 2025:
| Temel Çeviriler |
| prepare [sth] (for [sth])⇒ vtr | ([sth]: make ready) | hazırlamak geçişli f. |
| | Before you plant seeds, you need to prepare the ground. |
| | Tohumları ekmeden önce toprağı hazırlaman lazım. |
| prepare [sb] (for [sth])⇒ vtr | ([sb]: make ready) (birisini bir şeye) | hazırlamak geçişli f. |
| | Nothing could have prepared me for the sight that greeted me when I opened the door. |
| prepare [sth]⇒ vtr | (arrange) | düzenlemek geçişli f. |
| | | hazırlamak geçişli f. |
| | She got the board out and prepared the pieces for a game of chess. |
| prepare [sth] vtr | (cook) (yemek) | hazırlamak f. |
| | He prepared a wonderful meal for us. |
| | Bizim için harika bir yemek hazırladı. |
| prepare⇒ vi | (get ready) | hazırlanmak geçişsiz f. |
| | I am coming out soon - I just need a minute to prepare. |
| | ⓘBu cümle, İngilizce cümlenin çevirisi değildir. Bana bir dakika ver. Hazırlanıyorum. Hemen çıkacağım. |
| prepare for [sth] vi + prep | (get ready) | hazırlanmak f. |
| | | hazırlık yapmak f. |
| | Simon has spent all day preparing for his guests' arrival. |
| prepare to do [sth] vi + prep | (get ready: to do) | hazır olmak geçişsiz f. |
| | Prepare to be amazed! |